Emperyalist Savaşlar ve Silahlanma Çılgınlığı: Kapitalizm, İnsanlığı Yok Oluşa Sürüklüyor

paragraf-metniniz-540-x-680-piksel-1280-x-720-piksel-2025-05-28t142428503-bete

Dünya halkları, emperyalist-kapitalist sistemin yarattığı yıkımla boğuşuyor. Ortadoğu’da, Asya’da, Afrika’da ve Avrupa’da milyonlarca emekçi, açlığa, katliamlara ve zorunlu göçe mahkûm ediliyor. ABD emperyalizmi ve onun işbirlikçisi Siyonist İsrail rejimi, Filistin halkına karşı soykırım politikasını 20 aydır aralıksız sürdürüyor. Gazze’yi yerle bir eden, Lübnan’ı, Yemen’i ve Suriye’yi hedef alan bu katliamlar, şimdi de İran halklarının üzerine çullanmış durumda. Aynı zamanda, Rusya ile Ukrayna arasındaki emperyalist paylaşım savaşı dördüncü yılına girerken, silahlanma yarışı tarihin görmediği boyutlara ulaştı.

Emperyalistlerin Kanlı İttifakı: Soykırıma Ortaklık

Avrupa emperyalistleri, Siyonist işgal rejiminin Gazze’de, Lübnan’da, Suriye’de ve şimdi de İran’da işlediği savaş suçlarının baş aktörleridir. Almanya, Fransa, İngiltere ve diğer AB güçleri, İsrail’e verdikleri askeri, siyasi ve ekonomik destekle bu soykırımın ortaklarıdır. İnsanlığa karşı işlenen bu suçlar karşısında sessiz kalmakla kalmıyor, aynı zamanda silah satarak, ambargolar koyarak ve diplomatik kılıflar uydurarak katliamları meşrulaştırıyorlar.

Emperyalist Teknoloji ve Ölüm Endüstrisi

Kapitalist-emperyalist sistem, bilim ve teknolojiyi halkların ölümü için seferber ediyor. Yapay zekâdan drone’lara, kimyasal silahlardan nükleer başlıklara kadar her türlü ölüm makinesi, dünya halklarının sırtına binen militarizmin birer ürünüdür. Özellikle ABD ve NATO ülkeleri, “savunma” adı altında geliştirdikleri silah sistemlerini, Ortadoğu ve Afrika’da deneyerek halkları kobay olarak kullanıyor.

Savaşların Ekonomik Dinamikleri: Silah Sanayinin Kâr Hırsı

Emperyalistler, savaşları fırsata çevirerek silah endüstrilerini büyütüyor, emekçi sınıfların vergilerini katliam bütçelerine aktarıyor. Silah şirketleri (Lockheed Martin, Raytheon, BAE Systems gibi) her yıl milyarlarca dolar kâr ederken, bu silahlar Filistinli çocukların, Yemenli köylülerin, Suriyeli mültecilerin üzerine yağdırılıyor.

SIPRI 2025 Raporu: Barbarlığın Rakamlarla İspatı

Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nün (SIPRI) 2025 raporu, emperyalistlerin silahlanma çılgınlığını bir kez daha gözler önüne serdi.

Nükleer Silahlanma ve Küresel Tehdit

  • Dokuz nükleer güç (ABD, Rusya, Çin, Fransa, İngiltere, Hindistan, Pakistan, İsrail ve Kuzey Kore) silah stoklarını artırıyor.
  • Çin, en hızlı nükleer silahlanan ülke olarak emperyalist rekabette yerini sağlamlaştırıyor.
  • ABD ve Rusya, stratejik nükleer başlıklarını modernize ediyor.
  • İsrail, nükleer silahlarını hiçbir uluslararası denetime tabi tutmazken, İran’ın nükleer tesislerini vurarak bölgesel gerilimi tırmandırıyor.

Küresel Savunma Harcamaları Rekor Kırdı

  • 2024’te dünya çapında askeri harcamalar 2,7 trilyon dolara ulaştı.
  • ABD tek başına 997 milyar dolar harcayarak dünya çapında kan dökmenin finansörlüğünü üstleniyor.
  • Avrupa ülkeleri, Rusya-Ukrayna savaşını bahane ederek askeri bütçelerini %20-30 artırdı.
  • NATO’nun toplam harcaması 1,3 trilyon doları aşarak Soğuk Savaş dönemini geride bıraktı.

Silah Ticaretinde Emperyalist Tekel

  • Silah ihracatının %71’i yalnızca beş ülkenin (ABD, Fransa, Rusya, Çin, Almanya) tekelinde.
  • ABD, küresel silah pazarının %43’ünü kontrol ediyor.
  • Ortadoğu’ya yapılan silah satışları, son 10 yılda %400 arttı.

Türkiye’deki ABD Nükleer Bombaları: NATO’nun Ölüm Deposu

SIPRI raporunda, Türkiye’deki İncirlik Üssü’nde konuşlandırılmış ABD nükleer bombalarına dikkat çekiliyor. NATO’nun Belçika, Almanya, İtalya, Hollanda ve Türkiye’deki hava üslerinde yaklaşık 100 nükleer bomba bulunuyor. Bu silahlar, ABD Hava Kuvvetleri’nin kontrolünde olup, bölgedeki emperyalist müdahalelerin bir parçasıdır.

Kapitalizmin Çürümüşlüğü: Kaynaklar Yıkıma, Halklar Açlığa Mahkûm

SIPRI raporu, kapitalist sistemin çürümüşlüğünü bir kez daha ortaya koyuyor. Dünya halklarının emeğiyle üretilen muazzam kaynaklar, silahlanmaya, savaşlara ve katliamlara akıtılıyor.

  • Dünyada 800 milyon insan açlıkla mücadele ederken, bir yıllık askeri harcamalar 2,7 trilyon doları buluyor.
  • Eğitim, sağlık ve sosyal hizmetler kısılırken, silah şirketleri rekor kârlar açıklıyor.
  • Emperyalistler, iklim krizini görmezden gelirken, savaş endüstrisi doğayı katlediyor.

Gerçek Barış Sosyalizmle Gelecek!

Gerçek barış, ancak emperyalizmin ve kapitalist sömürü düzeninin yıkılmasıyla mümkündür. Halkların kurtuluşu, anti-emperyalist mücadeleden, işçi sınıfının enternasyonal dayanışmasından ve sosyalist bir düzenin inşasından geçer. Bugün Filistin’den Yemen’e, Ukrayna’dan, İran’da Sudan’a kadar süren savaşlar, emperyalistlerin çıkarları uğruna halkları nasıl kırdığını gösteriyor.

Exit mobile version