Sosyalist Tutsaklara Yönelik Tecrit Politikasına Karşı Açlık Grevi Eylemi Başladı!

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) ve Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyeleri, İstanbul’un ardından İzmir’de “Kuyu tipi hapishaneler kapatılsın, sosyalistlere özgürlük!” şiarıyla 3 günlük dayanışma açlık grevine başladı.

Eylem, ESP İzmir İl Örgütünde yapılan basın açıklamasıyla duyuruldu. Açıklamaya Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) PM üyeleri Emin Orhan ve Aydın Çetinkaya, DEM Parti İzmir Eşbaşkanları Fulya Erdoğan ve Selçuk Odabaşı, İnsan Hakları Derneği (İHD) temsilcileri ve çok sayıda siyasi parti ve demokratik kitle örgütü katıldı.

“Bu Bir Teslim Alma Saldırısıdır!”

Açlık grevine başlayan devrimci sosyalistlerden Ali Kılıç, okuduğu basın metninde şunları vurguladı:

“24 Ocak’ta ESP, SKM ve SGDF üyelerine yönelik tutuklama saldırısında çok sayıda sosyalist gözaltına alınıp tutuklandı. Bu saldırının devamında, mart ayı başında sosyalist tutsaklar, sürgün sevklerle S ve Y tipi kuyu hapishanelere gönderildi. Bu sürgünler, sadece fiziki yer değişikliği değil, devrimci tutsaklara yönelik daha derin bir tecrit ve teslim alma politikasının açık ilanıdır. Ama unutulmasın: Devrimci irade zindanlarla çürütülemez, teslim alınamaz! Kuyu tipi hapishaneler, tecrit içinde tecrit uygulayarak teslim alma saldırısıdır.”

Kılıç, S ve Y tipi ile yüksek güvenlikli hapishanelerin, devrimci, sosyalist ve yurtsever tutsaklara karşı kurulan yeni işkencehaneler olduğunu belirterek şöyle devam etti:

“Bu hapishaneler üç katlıdır; alt iki kat güneş görmez, üst kat ise yalnızca birkaç dakika ışık alır. Hücreler, parmak dahi sığmayacak tel örgülerle çevrili pencerelere sahiptir. Havanın ve güneşin içeri girmesi engellenmiş, yaşamın doğal akışı bilinçli şekilde bozulmuştur. Tutsaklar 7/24 kameralarla izlenmekte, yatakları ve banyoları dahi gözetlenmektedir. Havalandırmaya yalnızca günde 1-2 saat, idarenin belirlediği kişiyle çıkılmaktadır. Komşu hücrelerde kimse olmaması sağlanarak seslenmeler, haberleşmeler bile engellenmektedir. Hücre kapıları uzaktan kumandayla açılıp kapatılmakta, gardiyanlarla yalnızca diyafon aracılığıyla temas kurulmaktadır.”

“Devrimci İrade Teslim Alınamaz!”

Kılıç, bu politikalarla devrimci tutsakları yalnızlaştırmayı, kişiliksizleştirmeyi ve toplumsal belleklerini yok etmeyi amaçladıklarını söyleyerek şöyle devam etti:

*“Ancak tarihte F tiplerinde başaramadılar, şimdi kuyu tipiyle de başaramayacaklar! Mart ayında ESP ve SGDF’li sosyalist tutsaklar, kuyu tipi hapishanelere karşı 5 günlük açlık greviyle, ardından süresiz ve dönüşümlü açlık greviyle bu işkenceye karşı iradelerini ortaya koydular. Grup Yorum, Halk Cephesi ve Dev-Genç üyeleri de uzun süredir ‘Kuyu tipi hapishaneler kapatılsın!’ şiarıyla süresiz açlık grevinde. Bizler biliyoruz ki: Zindanlar teslim alma yeri değil, direniş mevzisidir! Bugün yoldaşlarımızın dışarıdaki sesi olarak 3 günlük açlık grevine başladığımızı duyuruyoruz. 15, 16 ve 17 Mayıs’ta sabah 11’den akşam 17’ye kadar il binamızda olacağız. Tüm devrimci ve demokratik kamuoyunu, ortak mücadeleye çağırıyoruz:

  • Kuyu tipi hapishaneler derhal kapatılmalıdır!
  • Tecrit işkencesine son verilmelidir!
  • Kuyu tipi hapishanelerdeki tutsaklar, havalandırması olan hapishanelere sevk edilmelidir!
  • Zindanlar yıkılsın, tutsaklara özgürlük!
  • Devrimci irade teslim alınamaz!”*

“Geçmişte Devrimciler Bu Yöntemi Geçersiz Kılmıştır!”

DEM Parti İzmir Eşbaşkanı Selçuk Odabaşı da yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“Dünya mücadeleler tarihinde öğrendiğimiz hapishane pratikleri ve tutsak direnişlerini biz de 12 Eylül’den sonra yaşamaya başladık. Ülkemizde de mücadeleyi teslim almak için ona uygun cezaevleri oluşturuldu. Elbette devletin amacı, ‘beyaz ölüm’ dediğimiz, uzun vadede fikren ve fiziken tutsakları teslim almaktır. Bunun için sistematik işkence uygulamaları yapıyorlar.”

“İçeride ve Dışarıda Direnişimiz Sürüyor!”

SGDF adına söz alan Hayal Nur Taşdan, şu ifadeleri kullandı:

“Kuyu tipi hapishaneler bir işkence yöntemidir. Devrimcileri sindirmek üzerine kurulu bir sistemdir. Bizler, içeride ve dışarıda onların işkencelerine karşı direnişimizi sürdürüyoruz. Açlık grevine, içerideki yoldaşlarımıza destek amacıyla başladık. Onlar bizim dallarımızı kestiklerini düşünüyorlar. Ama bizler, budanmış bir ağaç gibi yeniden yeşillenerek çıkacağız!”

“Dayanışma Sözü Veriyoruz!”

İHD adına konuşan Bahadır Altan ise şunları söyledi:

“İHD raporlarında, yüksek güvenlikli hapishanelerin işkence olduğunu ispatlayan örnekler var. 2 gün önce Şakran Kadın Kapalı Cezaevi’nden bir kadın tahliye edildi. 26 yıl sonra yeniden yargılanıp beraat eden bu mahpusun kaybettiği 26 yılını geri getirecek bir sistem var mı? Tutukluların işkencehanelere kapatılması, T.C. Anayasası’na da aykırıdır! İktidara ve Adalet Bakanlığı’na bu çağrı, toplumun en geniş kesimlerince iletilmelidir. Biz de, içeride işkence görenlerin ve dışarıda dayanışma içinde olan ESP üyelerinin eylemini destekliyor, elimizden geleni yapacağımızın sözünü veriyoruz.”

Mücadele Sürüyor, Direniş Büyüyor!

Sosyalist tutsakların tecrit politikalarına karşı başlattığı açlık grevi eylemi, devrimci dayanışmanın bir kez daha güçlendiğini gösteriyor. Kuyu tipi hapishanelerin kapatılması, tecride son verilmesi ve tutsaklara özgürlük talebiyle süren mücadele, içeride ve dışarıda büyümeye devam edecek!

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

KAI ile Haber Hakkında Sohbet
Sohbet sistemi şu anda aktif değil. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.