ABD Başkanı Donald Trump ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Beyaz Saray’da bir araya gelerek, Ukrayna üzerinden emperyalist çıkarlarını masaya yatırdı. Bu buluşma, iki emperyalist gücün, dünya halklarının kaynaklarını sömürme ve ezilen uluslar üzerinde hegemonya kurma çabalarının bir yansımasıdır.
Trump, Ukrayna’nın işgalinin üçüncü yıldönümüne atıfta bulunarak, “Ben başkan olsaydım bu asla gerçekleşmeyecekti” şeklinde boş bir retorikle kendi rolünü aklamaya çalıştı. Ancak gerçekte, ABD’nin Ukrayna’ya yaptığı yardımlar, bu ülkenin kaynaklarını kontrol altına alma ve Rusya ile olan emperyalist rekabette bir koz olarak kullanma amacı taşımaktadır. Trump’ın “nadir yeraltı madenleri” üzerinden yaptığı vurgu, Ukrayna’nın zenginliklerinin emperyalist güçler tarafından nasıl yağmalanmak istendiğini açıkça ortaya koymaktadır.
Fransa Cumhurbaşkanı Macron ise, Ukrayna’ya “güvenlik garantileri” adı altında barış güçlerinin konuşlandırılmasını önerdi. Bu, aslında Fransa’nın bölgedeki emperyalist çıkarlarını güçlendirme ve NATO’nun genişleme politikalarına destek verme çabasıdır. Macron’un “barış, Ukrayna’nın teslim olması anlamına gelmez” sözleri, emperyalistlerin kendi çıkarları doğrultusunda şekillendirdiği bir barış anlayışını yansıtmaktadır. Gerçek barış, ancak ezilen halkların emperyalist sömürüye karşı verdiği mücadeleyle sağlanabilir.
Ukrayna Halkının Gerçek Kurtuluşu: Anti-Emperyalist Mücadele
Ukrayna halkı, bugün hem Rusya’nın saldırganlığı hem de Batılı emperyalist güçlerin sömürü politikaları arasında sıkışmış durumda. Trump ve Macron gibi liderlerin yaptığı açıklamalar, Ukrayna’nın bağımsızlığını ve halkının refahını değil, emperyalist güçlerin çıkarlarını korumaya yöneliktir. Ukrayna’nın gerçek kurtuluşu, ancak anti-emperyalist bir mücadeleyle mümkündür.
Ukrayna halkının emperyalist sömürüye karşı birleşmesi ve kendi kaderini tayin hakkını savunması gerekmektedir. Bu, ancak halkın öz örgütlülüğüne dayanan, sınıfsal bir mücadeleyle başarılabilir. Emperyalist güçlerin çıkarlarına hizmet eden anlaşmalar ve “barış” planları, Ukrayna halkının gerçek kurtuluşunu sağlayamaz.