Hapisane Koşulları ve Ayşe Barım’ın Sağlık Durumu: “Can Devlete Emanet”
Gezi eylemlerine yön verdiği iddiasıyla “etki ajanlığı” ve “hükümeti ortadan kaldırmaya yardım etmek” suçlamalarıyla yargılanan menajer Ayşe Barım, Ocak ayından bu yana hapisanede tutuluyor. 6 aydır tutuklu kalan Barım’ın sağlık durumuyla ilgili endişeler artarken, Ceza Hukuku Profesörü Dr. Hasan Sınar, avukatlar aracılığıyla edindiği bilgileri paylaştı.
Halk TV’nin aktardığına göre, Sınar, Barım’ın son bir ayda dört kez hücresinde baygın halde bulunduğunu belirterek, sağlık durumunun kritik boyutlara ulaştığı uyarısında bulundu.
“Tutukluların Yaşam Hakkı Her Şeyden Önemli”
Sınar, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Kanunlarımızda, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı’na dair düzenlemelerde, hükümlülerin bile sağlık hakları titizlikle korunmuştur. Amaç, tutuklu veya hükümlülerin tedavi edilerek topluma sağlıklı bir şekilde kazandırılmasıdır. Ancak henüz mahkûmiyeti olmayan bir kişinin sağlık hakkı çok daha kritiktir. Çünkü o kişinin canı devlete emanettir ve beraat etme ihtimali vardır. Tutuklama istisnai bir tedbirdir, ancak kişinin hayatı risk altındaysa bu tedbir gözden geçirilmelidir. Benzer bir durumu Mahir Polat’ta yaşamıştık; kendisi ölümün eşiğinden dönmüştü.”
Sınar, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ayşe Barım’ın durumunu hatırlayalım. Ciddi kalp rahatsızlıkları bulunan Barım, son bir ayda dört kez bayılarak hücresinde yardıma muhtaç halde bulundu. Beşinci seferde hayatını kaybetme riski var. Böyle bir durumdaki bir kişinin tutuklu kalması insan haklarıyla bağdaşmaz. Devlet, tutukluların yaşam hakkını güvence altına almakla yükümlüdür.”
Barım’ın avukatları, müvekkillerinin acilen tahliye edilmesi ve tedavisinin sağlanması için hukuki girişimlerini sürdürüyor. Sağlık durumunun giderek kötüleştiği belirtilen Barım’ın serbest bırakılması talebi, insan hakları örgütleri ve kamuoyu nezdinde de destek görüyor.