Maoist Komünist Partisi (MKP), kurucu önderi İbrahim Kaypakkaya‘nın ölümsüzlüğünün 52. yılında yaptığı açıklamada onu “karanlığa inat sönmeyen kızıl bir meşale” olarak tanımladı.
Maoist Komünist Partisi açıklamasında, Kaypakkaya‘nın 1971 Silahlı Devrim Cephesi’nde Deniz Gezmiş ve Mahir Çayan‘la aynı saflarda mücadele ettiği hatırlatılarak, “reformist korkaklığa karşı yoldaşlaşan” bir figür olduğu vurgulandı. MKP, Kaypakkaya‘nın “Diren – Savaş – Kazan” çağrısının bir “zafer manifestosuna” dönüştüğü 18 Mayıs 1973’ün unutulmayacağını ve unutturulmayacağını belirtti.
Kaypakkaya‘nın, Silahlı Devrim Cephesi’nde reformizme karşı radikal devrimciliği savunduğu, revizyonist eğilimlere karşı Marksizm-Leninizm-Maoizm (MLM) bilimi temelinde, iktidar hedefli, Komünist Parti önderliğinde ve halk ittifakına dayalı Halk Savaşı stratejisini benimsediği ifade edildi. Bu duruşun, “devrimci-komünist mevzilenmenin örneği” olduğu kaydedildi.
Maoist Komünist Partisi, Kaypakkaya‘nın yalnızca geçmişte kalmış bir figür olarak görülmediğini, aksine “bugünün devrimci savaş koşullarında yolumuzu aydınlatan bir meşale ve kılavuz” olduğunu vurguladı. Açıklamada, onun işkencehanelerdeki direnişiyle simgeleşmiş bir “ikon” olmanın ötesinde, devrimi örgütlemenin ve taktik adımları stratejik hedeflerle birleştirmenin Maoist düşünce yöntemiyle mümkün olduğu belirtildi.
“İbrahim yoldaşa sahip çıkmak, onun devrimci çizgisini diyalektik materyalist bakışla bugün yeniden üretmekle mümkündür” denilen açıklamada, bu sahiplenişin “yasa dışı, düzen karşıtı, yıkıcı bir mücadeleyle devrimi örgütleme sorumluluğu” anlamına geldiği ifade edildi.
Günümüzde emperyalizmin dünya halklarına yönelik saldırıları altında kapitalizmin sömürü düzenini yeniden ürettiği ve işçi sınıfı ile ezilen halkları umutsuzluğa sürüklediği vurgulanan açıklamada, Kaypakkaya’ya bağlılığın “sözle değil, MLM bilinciyle güncel görevleri sahiplenmek ve devrimci pratikle mümkün” olduğunun altı çizildi.
Maoist Komünist Partisi, faşizme, sömürgeciliğe ve emperyalist tahakküme karşı yasa dışı örgütlenme ve doğrudan karşı saldırıyı esas alan devrimci savaş fikrinin bugün daha da önem kazandığını belirtti. Bu çizgiyi sulandıran “sınıf işbirlikçisi” ve “barışçıl çözüm” savunucularına karşı olduklarını dile getiren parti, “Kaypakkaya, bizim için hâlâ sönmeyen bir meşaledir!” ifadelerini kullandı.
Kaypakkaya‘dan devralınan mirasın, devrimin moral kaynağı ve zaferin ideolojik gücü olduğu belirtilen açıklamada, bu mirasın genç kuşaklara aktarılması gereken “kanla yazılmış, silinemez bir tarih” olduğu vurgulandı.

Açıklamanın sonunda, İbrahim Kaypakkaya‘nın ölümsüzlüğünün 52. yılında MLM ışığında anıldığı ifade edilirken, Mayıs ayında yaşamını yitiren Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan ve Haki Karer şahsında tüm devrim şehitleri saygı ve minnetle anıldı. Onlara verilen devrim sözünün yerine getirileceği tekrarlandı.
Maoist Komünist Partisi, yarım asra yaklaşan mücadele tarihinde devrimci savaş hattında ilerlediğini belirterek, “Bu mücadeleyi MLM bilimi temelinde inşa eden ve komünizm uğruna bu köhnemiş düzeni dönüştürme umudunu bize miras bırakan Kaypakkaya yoldaşın izinde, onurla yürümeye devam edeceğiz!” ifadelerine yer verdi.
Açıklama, şu sloganlarla sona erdi:
- “52. ÖLÜMSÜZLÜK YILDÖNÜMÜNDE SELAM OLSUN KAYPAKKAYA YOLDAŞA!”
- “ONU ANMAK, SAVAŞMAKTIR!”
- “REFORMİZME, OPORTÜNİZME, TASFİYECİLİĞE KARŞI, MLM ZEMİNİNDE KAYPAKKAYA’DA BİRLEŞ!”
- “YAŞASIN DEVRİM, YAŞASIN SOSYALİZM!”
- “YAŞASIN SINIFIN VE HALKIN DEVRİMCİ KURTULUŞ KAVGASI!”
Kaynak: Maoist Komünist Partisi