İzmir’de bulunan Alevi Bektaşi Federasyonu, Suriye’de yaşanan Alevi katliamına karşı tepkisini Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde düzenlediği basın açıklamasıyla dile getirdi. Çeşitli siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının da destek verdiği açıklamada, “Savaşa hayır, barış hemen şimdi”, “Katil HTŞ işbirlikçi AKP”, “Faşizme karşı omuz omuza” gibi sloganlar öne çıktı. Basın metnini Alevi Bektaşi Federasyonu Ege Bölge Sorumlusu Gülbahar Kaplan okurken, Federasyon Genel Başkanı Mustafa Aslan da Suriye’deki vahşeti kınayan bir konuşma yaptı.
Aslan, Suriye’de yaşanan katliamlar karşısında Türkiye başta olmak üzere dünyanın sessiz kaldığını vurguladı. “Sivil halk katledilirken sessiz kalan zihniyet, bugün de aynı tutumu sürdürüyor. Bu ülkede kendini aydın, gazeteci veya yazar olarak tanımlayanlar, Alevilere yönelik katliamları hala Baas rejimine mal etmeye çalışıyor. Oysa Aleviler ne Baas rejiminden ne Esad’dan ne de HTŞ’den yana. Aleviler özgürlük, laiklik ve demokrasiden yana. AKP iktidarına ve işbirlikçilerine sesleniyorum: Suriye topraklarında oynadığınız kirli oyunlar bizi ilgilendirmiyor. Suriye’den ellerinizi çekin. Alevi halkını katledemezsiniz. Bu zulme dur demezseniz, demokrasi ve özgürlük mücadelesi verenler gereken cevabı verecektir” dedi.
“Alevilere Yönelik Saldırılar Sistematik ve Planlı”
Gülbahar Kaplan, Suriye’de 8 Aralık 2024’te yaşanan yönetim değişikliğinden bu yana Alevilere yönelik sistematik ve bilinçli bir katliamın sürdüğünü belirtti. Kaplan, “İdlib, Humus, Hama ve Lazkiye kırsalında Alevi köyleri kuşatma altında. Halk ölüm tehdidiyle karşı karşıya. Camilerden yapılan anonslarla Aleviler hedef gösteriliyor. Kadınlar kaçırılıyor, gençler işkence görüyor, köyler yakılıp yıkılıyor. Faili meçhul cinayetler sıradan hale geldi. Geçici hükümet ve HTŞ gibi cihatçı gruplar, Batılı emperyalist güçlerin desteğiyle Alevilere, Hristiyanlara ve diğer inanç gruplarına yönelik katliamlar düzenliyor” ifadelerini kullandı.
Kaplan, bu katliamlara zemin hazırlayan tüm devletlerin sorumlu olduğunu vurguladı. “Türkiye, bu katliamların neresinde? Medya, Colini’yi istikrar figürü olarak sunarak gerçekleri çarpıtıyor. Türkiye ve emperyalist güçlerin desteklediği HTŞ, Alevilere yönelik katliamları görmezden geliyor. Suriye’deki güvenli bölge politikaları ve Esad artıkları söylemleri, aslında Alevileri ve diğer azınlıkları hedef alan bir etnik temizlik planıdır” dedi.
“Medya ve Uluslararası Kurumlar Sessiz Kalıyor”
Kaplan, medya ve uluslararası kurumların bu katliamları görmezden geldiğini, Alevi halkının yaşadığı zulmü dile getirenlerin ise susturulduğunu veya itibarsızlaştırıldığını söyledi. Bu zulme karşı sessiz kalmayacaklarını ve mücadelelerini sürdüreceklerini belirten Kaplan, herkesi Alevi katliamına karşı harekete geçmeye çağırdı. Taleplerini şu şekilde sıraladı:
- Katliam failleri açıklansın: Bu katliamları gerçekleştirenlerin isimleri kamuoyuna duyurulsun.
- Çeteler meşrulaştırılmasın: Saldırıları gerçekleştiren çeteler aklanmasın, meşru gösterilmesin.
- Hesap sorulsun: Bu kanlı planları yürüten hükümetler, istihbarat servisleri ve medya organları hesap versin.
Kaplan, Alevi halkının yaşadığı zulmün son bulması için herkesi dayanışmaya ve mücadeleye davet etti.
